BURADAN
NEZİRDE ARANAN ŞARTLAR
1-Nezredilen şeyin farz veya vacip olan ibadet cinsinden olması,: Namaz kalmak, oruç tutmak, kurban kesmek gibi. Mesela, bir kimse hasta ziyaretini nezretse, vacip olmaz.
2- Nezredilen şeyin bizzat maksud olan ibadet olması. Bir şahıs "Abdest almak nezrim olsun.", dese, bu sözünden dolayı abdest vacip olmaz.
3- Nezredilen şey, yapılması kendisi üzerine, zaten farz veya vacip olan bir ibadet olmaması, Mesela: "Beş vakit namaz, nezrim olsun", demek gibi.
4- Nezredilen şeyin muhal (imkansız) olmaması. "Dünün orucunu nezrettim" demek gibi.
5- Nezredilen şeyin, nezredenin mülkü olması.
(NEZİR)ADAKTA DİKKAT EDİLECEK HUSÜSLAR
1- Bir kimse "Allah için kurban nezrediyorum." dese, örfümüzde bu sözün manası, "Kurban olacak hayvanı, kesip, etini tasadduk ediyorum,", demektir. Hayvanın kesilip fakirlere dağıtılması lazımdır.
2- Nezir kurbanı niyetiyle alınan bir hayvan, satılıp yerine başkası alınamaz, Onun artık kurban olarak kesilmesi ıcabeder. Kurbanın hiçbir şeyi satılamaz. Kurban ister nezir, ister kurban bayramında kesilen kurban olsun, eti ve derisi kasap ücreti olarak verilemez. Ancak, "kurban", "adak", "nezir" gibi lafızları zikretmeden bir hayvan kesilecek olursa, hayvanın eti ve derisini dilediği gibi tasarrufta eder. Yiyebilir veya satabilir.
3- Adak kurbanının etinden kurban sahibi, hanımı, usul ve füruu (dedesi, babası, annesi, çocukları, torunları) ile zengin olanlar yiyemezler. Şayet kendisi veya bu sayılan kimselerden biri yerse, yenen miktarın kıymeti, sadaka olarak verilir. Nezeredilen kurbanın, Kurban bayramında kesilmesi caiz olan hayvanlardan olması şarttır. Bir şahıs tarafından, kurban olan hayvanın haricinde, hindi, tavuk, horoz gibi bir hayvan nezredilse,: kesilmesi vacip olmaz. Yine nezir edilen kurbanın, -diğer kurbanlarda da olduğu gibi- koyun ve keçide; bir yaşını, sığırda; iki yaşını, devede; beş yaşını doldurmuş olması ve azalarının sağlam olması lazımdır,
Nezrin Mahiyeti ve Nevileri
232- Nezir, Yüce Allah'a saygı için yasak olmayan bir işin yapılmasını üzerine alıp yüklenmektir. Böyle bir işin yapılmasını kendine vacib kılmaktır. Nezrin çoğulu "Nuzûr"dur. Necr edene de "Nâzir" denir. Nezrin Türkçesi adaktır.
233- Sadece Yüce Allah'ın rızası için ibadet sayılacak bazı şeyleri adamak geçerlidir ve sevaba bir yoldur. "Nezrim olsun, yarın Allah rızası için oruç tutayım veya fakire şu kadar para vereyim" denilmesi gibi. Fakat dünyalık sağlamak için yapılacak adak makbul değildir. "Falan işim yoluna girerse, üç gün oruç tutayım, fakire para vereyim" gibi. Böyle dünyaya ait bir maksad için yapılan bir ibadet ve taat, kutsal bir maksada değil, dünyaya ait bir isteğe ve amaca dayanmış olur. Bu ise, ibadet ve taatlarda aranılan ihlâsa aykırıdır. Böyle bir adak kaderi değiştiremez. Mukadder ne ise, yine o meydana gelir. Şu kadar var ki, bazan böyle bir adak için cimriden bir mal çıkmış olur.
Bununla beraber adaklara riayet etmek gerekir. Çünkü adak yapan Yüce Allah ile sözleşme yapmış demektir. Onun için yapılan adağa vefa gösterilmesi, verilen sözün yerine getirilmesi gerekir. Yüce Allah, adaklarını yerine getirenleri Kur'ân-ı Kerîm'de övmüştür.
234- Adaklar, zaman, yer, şahıs ve adanan şey bakımından belirli ve belirsiz nevilerine ayrıldıkları gibi, bir şarta bağlı olup olmamak bakımından da mutlak ve muallak nevilerine ayrılmıştır. Bunlar ileride görülecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder